kesmek

kesmek
обреза́ть подреза́ть прерва́ть ре́зать сре́зать
* * *
-er -i
1) ре́зать врз. ; разреза́ть, отреза́ть

eti kesmek — ре́зать мя́со на кусо́чки

ipi kesmek — перере́зать верёвки

parmağı kesmek — поре́зать па́лец

tırnak kesmek — подстрига́ть но́гти

koyun kesmek — ре́зать бара́на

katil beş kişiyi kesti — уби́йца заре́зал пять челове́к

2) прерыва́ть, прекраща́ть

diplomatik ilişkileri kesmek — разорва́ть дипломати́ческие отноше́ния

savaşı kesmek — прекраща́ть войну́

sözünü kesmek — прерва́ть разгово́р

yardımı kesmek — прекрати́ть по́мощь

bu ilâç baş ağrısını keser — э́то лека́рство снима́ет головну́ю боль

o gülmeyi kesti — он переста́л смея́ться

3) отключа́ть (воду, телефон и т. п.)

cereyanı kesmek — вы́ключить ток

havagazı kesmek — отключи́ть газ

4) -den вычита́ть, уде́рживать
5) устана́вливать, назнача́ть, определя́ть

ceza kesmek — оштрафова́ть, наложи́ть штраф

gününü daha kesmedik — мы ещё не назна́чили день

paha kesmek — назнача́ть це́ну

6) прегражда́ть; препя́тствовать

rüzgâr geminin yolunu kesiyor — ве́тер препя́тствует движе́нию су́дна

7) печа́тать (деньги), чека́нить (монеты)
8) разг. снима́ть (игральные карты)
9) арго трепа́ться, врать, нести́ чепуху́
••
- kesip biçmek
- kestiği tırnak olamamak
- kes artık
- yeter!

Türkçe-rusça sözlük. 2013.

Игры ⚽ Поможем решить контрольную работу

Полезное


Смотреть что такое "kesmek" в других словарях:

  • kesmek — 13, 14. 434; II. 11 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • kesmek — i, er 1) Bıçak, makas vb. bir araçla bir şeyi ikiye ayırmak, parçalamak, doğramak İpi kesmek. 2) Dibinden ayırmak Ağaçları kesmek. Dalları kesmek. 3) Düzgün parçalara ayırmak Eti kesmek. Patatesi kesmek. 4) Kesici bir araçla yaralamak Nasıl sol… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bindiği dalı kesmek — kendisine gerekli ve yararlı olan şeyi farkında olmadan yararsız duruma getirmek, kendi eliyle yok etmek Bindiği dalı kesmek diye bir deyim vardır ya, sanki insanlığın bugünkü bunalımını anlatmak için bulunmuş. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kurdele kesmek — 1) tesis veya kuruluşun açılış töreninde gerilen şeridi iyi dileklerle kesmek 2) herhangi bir amaçla bağlanmış olan şeridi kesip ayırmak Nişan töreninde kırmızı kurdele kestik …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tırtıl kesmek — bir şeyin yanlarını diş diş kesmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kısa kesmek — sözü uzatmamak Ahmet Kerim annesiyle kısa kesmek istediği konuşmalarını hep kapıdan çıkarken ayak üstünde yapardı. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • umut kesmek — 1) umudunu kesmek 2) bir şeyin artık gerçekleşemeyeceği inancına varmak, ummaz olmak Senden umutlarını kesmişler, sağ olsun da zararı yok, yazmasın diyorlar. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • merhabayı kesmek — (biriyle) biriyle ilgisini kesmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gırtlağından kesmek — herhangi bir amaç için yiyeceğinden kısıntı yapmak, boğazından kesmek, tasarruf etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • postayı kesmek — 1) ilgiyi kesmek 2) bir şeyi yapmaktan vazgeçmek Ben postayı kestim, artık toplantılara gitmeyeceğim …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ilgisini kesmek — bir kimse veya şeyle bütün bağlarını koparmak, ilişkisi kalmamak, alakayı kesmek Çocuğu babasına bırakıp kendisi erkekle ilgisini keser ve familyasının yanına döner. F. R. Atay …   Çağatay Osmanlı Sözlük


Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»